Timur Sırt: Sıradan hayatımızı kimler hack etti

Sıradan hayatımızı kimler hack etti
Giriş Tarihi: 20.3.2019 15:01 Son Güncelleme: 20.3.2019 15:01
Her gün 1 milyon yeni insanın internete bağlandığı ve günde 7 saatten fazla internete bağlı kaldığımız, hayatımızı değiştiren akıllı telefonlar önce teknoloji editörleri ve yazarlarının hayatını değiştirdi. Sıradan hayatı değiştirense mühendisler değil, insan odaklı tasarımlar oldu.

Akıllı telefonların hayatımızı baştan sona nasıl değiştirmeye başladığını görüp de uykudan fazla telefonlarla haşır neşir olduğumuz dünyaya bakınca bu değişimin sebeplerini araştırmak zorunda kalıyorsunuz. Bir kafede karşılıklı oturup birbiriyle hiç konuşmadan telefonlarına bakarak saatlerce oturan insanlara rastlamak sıradan bir durum. Bir ailenin bireylerini yemek masasında sessizliğe büründüren akıllı telefon ekranlarının gücü nereden kaynaklanıyor? Bugünün rakamlarına bakınca sıradan hayatımızın nasıl değiştiğini net bir şekilde görebiliriz. Önce değişimin sonuçlarına bakalım…

Her gün 1 milyon yeni insan

İnternete bağlı yaşam tarzı her gün daha fazla insanı kapsama alanına alıyor. Her gün 1 milyon insanın daha internete ilk kez bağlandığını düşünün. We Are Social and Hootsuite'in en son hazırlanan Global Digital 2019 raporlarında internet, sosyal medya kullanım oranları ortaya konuyor. Raporda Ocak 2018'den bu yana her gün bir milyondan fazla insanın ilk kez çevrimiçi olduğu belirtiliyor. Araştırmaya göre dünyada internet kullanıcıları her gün ortalama 6 saat 42 dakikalarını internete bağlı (çevrimiçi) olarak geçirirken, Türkiye'de internet kullanıcıları günde 7 saat 15 dakika çevrimiçi olarak zaman harcıyor. Bugün dünyada 5.11 milyar tekil mobil kullanıcı mevcut. 2019 itibarıyla 4.39 milyar internet kullanıcısı var ve bu rakamın Ocak 2018'e kıyasla 366 milyon (yüzde 9) artış gösterdiği görülüyor.

Saniyede 11 yeni kullanıcı

2019'da 3.48 milyar sosyal medya kullanıcısı var ve dünya genelindeki toplam geçen yılın bu döneminden bu yana 288 milyon (yüzde 9) artış gösteriyor. Ocak 2019'da 3.26 milyar insan mobil cihazlarda sosyal medya kullanıyor ve 297 milyon yeni kullanıcı sayısı artışıyla yıllık yüzde 10'dan fazla bir artış olduğu belirtiliyor. 200'den fazla küresel ve yerel rapor binlerce grafik bulunan bu yılki Global Digital raporu, dünyanın en kapsamlı ve güncel çalışmalarından biri konumunda.

Çok çeşitli saygın kaynaklardan toplanan ve sentezlenen en son internet verilerimiz, internet kullanıcılarının saniyede 11'den fazla yeni kullanıcı ile büyüdüğünü ve bu da her gün bir milyon yeni kullanıcının ortaya çıktığını gösteriyor. Bu büyümenin özellikle gelişmekte olan ülkelerde olduğunu söylemekte fayda var.

Günde 7 saatten fazla internet

Ortalama olarak, dünyadaki internet kullanıcıları her gün 6 saat ve 42 dakikasını çevrimiçi (online) olarak harcıyor. Geçen yılın 6 saat ve 49 dakikalık rakamına göre biraz düşüş görülüyor. Ancak kuşkusuz, bu düşüşün kısmen interneti kullanmayı öğrenen ve interneti daha az kullanan çok sayıda yeni kullanıcı nedeniyle olabileceğini de düşünmek gerek. Türkiye'de her gün internette geçirilen zaman 7 saatin üstünde. İlk 20 ülke arasında yer alan Türkiye'de internette geçirilen zamanın önemli bölümü Google, Facebook gibi kullanıcı verileri ile gelirini büyüten şirketlerde harcanıyor.

Tüketim kaynama noktasında

Bilgisayarların fonksiyonlarına göre karşılaştırıldığı, aynı yazılımla performans testlerinin sonucuna göre editör seçimlerinin yapıldığı günler geride kalırken teknoloji editörlerinin sıradan hayatı 2007 yılından sonra benzersiz bir şekilde değişti. Yuval Noah Harari, Sapiens kitabında 2007 yılında yaşanan benzersiz değişimlere dikkat çekiyor: Hızlı mobil internet bağlantısı, artan işlemci performansı, bulut tabanlı iş yapma yetenekleri ve sosyal medya mükemmel bir kaynama noktası oluşturdu. Üstelik aynı dönemde tamamen müşteri deneyimini odağına alarak ürün tasarımından mağazaya kadar dokunmatik ekranlarla karşımıza çıkan iPhone, bir anda tüketicinin hayranlık duyduğu Kutsal Kase'ye dönüştü.

12 yıl önce kullanıcı deneyimi sözü

İşte bu önemli değişim sırasında kullanıcı deneyimi dayağını biz teknoloji editörleri nasıl yedik? Apple'ın iPhone'u piyasaya çıktığı dönemde Türkiye'de internet üzerinden yayınladığımız Teknosohbet programının 11'inci bölümünde (552 bölüm yaptık) Serdar Kuzuloğlu ile iPhone'u masaya yatırmıştı (https://goo.gl/TK4GVp).

Programda, henüz daha kullanmadığımız iPhone'u mühendis bakış açısıyla fonksiyonlarına bakarak, "SMS yönlendirilemiyor, 3G yok, MMS gönderilemiyor, kopyala yapıştır özelliği yok" diyerek dokunmatik ekranı yerden yere vuruyorduk. Videonun tam 6 dakika 30'uncu saniyesinde Serdar bana iPhone'un şansı olup olmadığını sormuştu. Ben de akıllı telefonların henüz zengin ülkelerin oyuncağı olduğunu söylemiştim. "Kullanıcı deneyimini gördükten sonra karar vermek lazım" diye cevaplarken ve o dönemde yayınlanan bir rock müzik belgeselinde yayınlanan röportajdan ilham alarak sözlerimi tamamlamıştım: "Son kararı tüketici deneyimi söyler." Tedbirli olmamın bir sebebi kullanan arkadaşlarımın "Bu telefon bambaşka" derken yaşadığı heyecanı yabana atamayışımdı.

Her şey müşteri deneyimi

İşte o tarihlerde kullanıcı deneyimi kavramıyla tanışmamı sağlayan olaylar, bugün her markanın müşteri veya tüketici deneyimi kavramı üzerine yoğunlaşmasına sebep oldu. Sonrasında neredeyse tüm teknoloji editörleri, yazarları ve youtuber dediğimiz kitle bir ürünü ilk kez deneyimlemeye çalışır oldu. Herkes deneyim videolarını ilk kendisi paylaşmak istiyor. Sonuçta mühendis odaklı tasarlanan cihazlar ilk kez insan merkezli olarak tasarlanıp içerikle buluşmaya başladı. Büyük buluşma ise dokunmatik ekranlı insan merkezli bir tasarımda gerçekleşti. İşte sıradan hayatımızı değiştiren gelişmelerin kısa özeti bu…

Müşteri "veri nimetimdir"

Şimdilerde kurumlardan önce dönüşen insanların davranışlarını veri üzerinden takip eden şirketler krallıklarını ilan ediyor. Facebook, Google, Amazon gibi şirketlerin büyük piyasa değerini oluşturan şey sahip oldukları kişisel veriler. Bize ücretsiz fotoğraf ve video paylaşma olanağı verirken verilerimizi ürüne dönüştüren krallıklara teslim oluyoruz. Şimdi bu dönüşümün gerisinde kalmak istemeyen ve dijital dönüşüme yatırım yapan şirketler 2021'e kadar yeni teknolojiler pazarına 520 milyar dolarlık yatırım yapacak. Yeni nesil dijital müşterinin alışkanlıklarını büyük veri ve nesnelerin internet teknolojisi ile öğrenecek. "Dijital müşteri 'veri' nimetimdir" diyecek.

Verileri internet bağlantısı ile toplayan yazılımlar ve toplanan büyük veriden analizler üreten girişimler müşteri ihtiyaçlarını daha hızlı anlayarak çözüm üretiyor. Küresel yönetim danışmanlık şirketi Bain'in tahminine göre; tüm şirketlerin gözünü diktiği büyük veri analitiği ve nesnelerin interneti pazarının, 2017 yılında harcanan 235 milyar doların 2021 yılında iki katına çıkarak, yaklaşık 520 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Veri merkezi ve veri analitiği bölümünün en hızlı büyüyen parçası nesnelerin interneti (Internet of Things - iot) segmenti olacak ve 2017'den 2021'e kadar yüzde 50'lik birleşik büyüme oranına ulaşacağı tahmin ediliyor.

BİZE ULAŞIN