Lacivert Yazı İşleri: 3 SORU 3 CEVAP

3 SORU 3 CEVAP
Giriş Tarihi: 3.11.2025 14:47 Son Güncelleme: 3.11.2025 14:47

Zeynep Dinler/ Genel koordinatör
Başörtülü olarak gemicilik yaparken şaşkın bakışlarla karşılaşıyoruz

Dört kız kardeş olarak Göcek'te kadın kaptan ve kadın mürettebatla tekne işletiyorsunuz. Bu yolculuk nasıl başladı?


Kadın kaptan ve kadın mürettebat ekibimizle Göcek'te tekne tatili hizmeti veriyoruz. Dört kız kardeşiz, bir de abimiz var ancak kız kardeşler olarak babamızla birlikte bu işi yürütüyoruz. Annemiz ve abimiz İstanbul'da, biz de yazları burada kışları İstanbul'da yaşıyoruz. Hiç böyle bir iş tecrübemiz yokken babamın tekne hayali kurmasıyla böyle bir işe kalkıştık, hayatımız kökten değişti diyebilirim.

Hepimiz kurslara gidip gemici belgesi ve yat kaptanlığı belgesi aldık, kaptanlar bulup onlardan dersler aldık. Şimdi iki kardeşim teknelerimizde kaptanlarımızla birlikte çalışıyorlar, gemici olarak işi öğrenip ilerleyen süreçte kaptan olmayı hedefliyorlar. Bir kardeşim de benimle birlikte ofiste çalışıyor, biz de daha çok satış ve tur organizasyonu işleriyle ilgileniyoruz. Organizasyon kısmında arkadaşlarımız, kuzenlerimiz zaman zaman gelip bize yardım ediyorlar, tam bir aile şirketiyiz diyebiliriz.

Denizde çalışmak tüm zorluklarına rağmen keyifli, daha önce hiç deneyimlemediğimiz bir alanda çalışıyoruz. Ben aslında Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümü mezunuyum, kardeşlerimin biri Görsel İletişim Tasarımı biri de Yapay Zekâ ve Veri Mühendisliği okuyor. Bir kardeşim aslında endüstri mühendisi fakat kendi mesleğini yapmaktansa denizde tekne üstünde çalışmaktan daha çok keyif aldığını söylüyor.

Hepimiz farklı alanlarda eğitim görmemize rağmen birlikte böyle bir iş yapma fikri bize daha cazip geldi. Tabii hizmet sektörü olduğu için bedenen ve zihnen çok zorlandığımız anlar oluyor ama somut olarak bir şeyler başarmış olma hissi gün sonunda bizi motive ediyor.

Denizcilik gibi erkek egemen bir alanda, hem kadın hem başörtülü olarak var oluyorsunuz. Bu işin zorlukları kadar önyargılarla da mücadele ediyorsunuz sanırım. İnsanların yaklaşımı size nasıl oluyor?

Beden gücü gerektiren işler olduğu için erkeklere göre biraz daha zorlandığımız anlar oluyor tabii ancak denizde onların yaptığı, bizim yapamadığımız pek bir şey yok. Kadınlar olarak kaptanlıktan gemiciliğe, aşçılıktan teknedeki tamir işlerine kadar birçok işin üstesinden geliyoruz. Kızlar turda arıza durumunda tuvalet sistemini söküp takmayı bile öğrendiler. Ama tabii hem kadın hem başörtülü olarak bu işi yaparken insanların şaşkın bakışlarıyla bol bol karşılaşıyoruz. Bir şey yaparken mutlaka etraftan iş öğretmeye kalkanlar oluyor, sadece kadın ekipten oluşan bir tekne marinaya yanaşırken mutlaka 4-5 erkek bir kenarda durup izliyor mesela. Önyargılı yaklaşanlar da var, destekleyici tepkiler verenler de…

Bu bölgeyi ve bu sektörü sadece kendine ait gören bir güruh tarafından birkaç moral bozucu söyleme maruz kaldık ama başörtülü olarak var olduğumuz birçok alanda böyle şeylerle karşılaşabiliyoruz, bunlara alıştık maalesef. Dolayısıyla bu tepkilere çok da şaşırmıyoruz artık. Geçen sene bir restoranın iskelesinde bottan inerken bize bakıp "İstanbul'da her yerde kapalı var, bir de buraya gelmişler" diyenler, tekne sahibi olduğumuza inanmayanlar, sosyal medya hesaplarımıza gelen "Babanız dışarı çıkmanıza izin veriyor mu?" ya da "Vergilerimizle tekne yaptırmışsınız" yorumları… Bir sürü örnek var böyle. Birlikte iş yaptığımız bir tekne kaptanı yüzüme karşı "Ben normalde kapalılarla çalışmıyorum" bile dedi. En destekleyici konuşanlar bile bir noktada kendi isteğimizle mi yoksa zorla mı örtündüğümüzü soruyorlar. Maalesef bunların normal olduğunu düşünüyorlar.

Bu işi yapmaktan vazgeçmememizdeki en büyük motivasyonumuz ise öncelikle babamın işe ve bize olan inancı, sonra "İyi ki bu işi yapıyorsunuz, bizim için çok büyük bir ihtiyaçtı" diyen misafirlerimiz. İşe başlarken çok zorlandığımız anlar oldu. O zaman sohbet ettiğimiz misafirlerimizin "Sakın bu işi bırakmayın, bizim gibi düşünen ve yaşayan insanların böyle bir hizmete ihtiyacı var" sözleri bize çok moral verdi. Bu moralle bugünlere kadar geldik.

Sadece güvenli ve konforlu tatil için değil, aynı zamanda kadınların bu sektörde var olması için de çalışıyorsunuz. Bu anlamda işinizi turizmden öte bir yerde mi görüyorsunuz?

Kadınlar için çok büyük bir ihtiyaç bu; sadece başörtülü kadınlar için değil kız kıza rahatça tatil yapmak isteyen tüm kadınlar için bir ihtiyaç aslında. Burada tur yapan binlerce tekne var ama bizim hassasiyetlerimize bizim kadar önem veren gerek alkol konusunda gerek boykot konusunda bu kadar dikkatli olan pek kimse yok. Olsa da bu sektörde mümkün değil diye düşünüp kabullenmişler durumu. Gerçekten denizcilik sektöründe çok büyük bir eksiklik bu, biz de bu eksikliği hakkıyla gidermeye ve bu konuda ilkeli bir duruş sergilemeye çalışıyoruz. Sadece para kazanmak değil, paranın nereden geldiği ve nereye hizmet ettiği de önemli bizim için.

Bu sene beklediğimizden yoğun bir ilgiyle karşılaştık mesela. Şu an üç tekneyle Mayıs ayından beri sürekli olarak turlar yapıyoruz. Güzel geri dönüşler alıyoruz, kendimizi daha da geliştirmeye çalışıyoruz. Bu sene edindiğimiz tecrübeyi geliştirerek önümüzdeki yıldan itibaren tekne seçeneklerini de arttırarak daha nitelikli ve daha profesyonel bir şekilde hizmet vermeyi hedefliyoruz.

Teknelerimizde bizim dışımızda çalışan başörtülü gemicimiz de var. Bu sezon en az 5-6 başörtülü genç kız bana ulaşıp tecrübesi olmadığını ama bu işi yapmak istediğini söyledi. Ya alkol bulunduran teknelerde çalışmak istemiyorlar, çünkü çalıştıkları takdirde alkol servisi yapmaları ve o ortamda bulunmaları gerekiyor ya da başörtülü oldukları için çok tercih edilmiyorlar. Biz de elimizden geldiğince onlara fırsat vermeye çalışıyoruz.
Hedeflerimizden biri de bizim camiamızdan denizciliğe ilgi duyan kadınlara destek olmak. Hatta bunun için uygun zamanda eğitim programları başlatmayı düşünüyoruz. Bu mesleğe ilgi duyan herkesin gönül rahatlığıyla çalışabileceği bir ortam sağlamak istiyoruz.

BİZE ULAŞIN