Lacivert Yazı İşleri: DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER

DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER
Giriş Tarihi: 25.09.2025 16:40 Son Güncelleme: 25.09.2025 18:03

HİNDİSTAN
NADEEM SHEHZAD
MOHAMMAD SAUD
23 BİN YARALI KUŞUN KURTARICISI OLDULAR

Delhi'de yaşayan Nadeem ve Mohammad adlı arkadaşlar, daha ergenlik çağlarının sonlarındayken yaralı bir kara çaylak kuşu ile karşılaştılar. Kara çaylak bir uçurtma ipine takılmış, yerde yatıyordu. İki arkadaş aşırı uçurulan uçurtmaların nasıl kuşların yaralanmasına ve ölümüne neden olduğunu ilk defa böyle gördü. 2003 yılında yine yaralı bir kuş bulunca bu defa veterinere götürdüler ve kuşu kurtardılar. O günden sonra buldukları her yaralı kuşu veterinere götürdüler. Zamanla kuş sayısı o kadar arttı ki bir kafes satın almaları gerekti. Kuşları gündüzleri çatıya salıyor, hava karardıktan sonra kafese koyuyorlardı. Ve aradan geçen yirmi yılda büyük bir yol kat ettiler. 2010 yılında bu amaca hizmet etmek için Yaban Hayatı Kurtarma adlı bir STK kurmaya karar verdiler. Şimdi bodrum katlarında, yaralı ve sakat kuşlar için geçici bir veterinerlik operasyon merkezi işletiyorlar ve bugüne kadar 23 bin yaralı kuşu kurtardıklarını söylüyorlar.

İSRAİL
DAVID GROSSMAN
İSRAİLLİ YAZAR SONUNDA SOYKIRIMI KABUL ETTİ

İsrail'in Gazze'de işlediği suçun soykırım olduğunu artık İsrailli aydınlar dahi ikrar ediyor. Bunlardan sonuncusu da ünlü İsrailli yazar David Grossman oldu. Barış aktivisti de olan Grossman daha önce ülkesinin insanlık dışı eylemlerini eleştirse de "soykırım" olarak nitelendirmekten kaçınıyordu. Ancak sonunda o da dayanamadı ve İtalyan La Repubblica gazetesinde Ağustos ayında yayınlanan bir söyleşisinde İsrail'in Gazze Şeridi'nde savaş adı altında yürüttüğü katliamları "soykırım" olarak nitelendirdi. Grossman daha önceki tutumu hakkında özeleştiride bulunarak düşünce yapısının gazete okuyarak ve Gazze'den dönenlerin tanıklıklarını dinleyerek geliştiğini ve durumun vahametinin idrakiyle bunu dile getirmeyi görev bildiğini belirterek
şunları söyledi: "İsrail'i soykırımcı bir devlet olarak adlandırmaktan kaçınmak için her şeyi yapmış biri olarak konuşmak istiyorum. Bugün, büyük bir acı ve kırık bir kalple, bunun gözlerimin önünde gerçekleştiğini söylemek zorundayım: Bu bir soykırım."

NİJERYA
BUBARAYE DAKOLO
SHELL'DEN 12 MİLYAR DOLAR ÇEVRE KİRLİLİĞİ TAZMİNATI İSTİYOR

Uluslararası Petrol firması Shell, yıllardır Nijerya'nın petrol ve gaz zengini güney eyaletlerinde ciddi çevresel hasara yol açmakla suçlanıyordu. Uzmanlara göre, şirketin yerel iştiraki uzun süreli su, hava ve toprak kirliliğine yol açan ve milyonlarca insanı etkileyen sağlık ve gıda krizine yol
açan petrol sızıntıları, temizlenmemiş sızıntılardan sorumlu tutuluyordu. Shell ise bu bölgedeki faaliyetlerini sonlandırıp usul usul ayrılma planları yapıyordu. Sonunda Nijerya'nın güneyindeki Ekpetiama krallığının hükümdarı olan Bubaraye Dakolo harekete geçerek Yenagoa Federal Mahkemesi'ne başvurdu ve firmadan çevreye ve bölge halkına verdiği zararlara karşılık 12 milyar dolarlık tazminat talebinde bulundu. Petrol devi firmayı eskimiş altyapısını sökmeden, çevresel hasarı onarmadan ve Ekpetiama halkına verdiği uzun süreli zararı tazmin etmeden Nijer Deltası'ndan ayrılmaya çalışmakla itham eden Dakolo'nun bu cesur girişimi ülkesinde "Nijer Deltası'ndaki toplulukların hakları ve Nijerya'da hukukun üstünlüğü
lehine güçlü bir duruş" olarak nitelendirildi.

MEKSİKA
TURİZM CENNETİ ACAPULCO SERİ TROPİK FIRTINALARIN KURBANI

Acapulco Meksika'nın en gözde turizm beldelerinden biriydi. Dünya çapında uzun soluklu bir üne sahipti. Her yıl üst segmentten turistleri ağırlayan gözde bir tatil cennetiydi. Ancak son üç yılda üç büyük tropikal fırtınaya maruz kaldı ve bir anda her şey alt üst oldu. Guerrero eyaleti kıyıları ve bu bölgede bulunan Acapulco üç yıl ardı ardına Otis, John ve Erica adlı kasırgaların gazabına uğradı. Çatılar uçtu, yatlar ve balıkçı tekneleri battı, balıkçılık için kullanılan teçhizat büyük ölçüde tahrip oldu ya da kayboldu, turistik tesisler harabeye döndü, ortalık toz duman oldu. Bölge halkının geçimi büyük ölçüde turizm ve balıkçılığa bağlıydı ama dev fırtınalar bu damarlara büyük bir zarar verdi. Acapulco ve Guerrero kıyılarının turizm ve balıkçılık sayesinde geçimini sağlayan halkının özellikle fakir olanlarının şimdi kolu kanadı kırılmış durumda. Üstelik bu bölgelerde durumun düzelmesi kısa vadede pek olası görünmüyor zira bölgede daha yoğun ve sık fırtınalar, dev dalgalar ve bunlara bağlı olarak iki geçim kaynağında büyük düşüş bekleniyor.

KÜRESEL
BUZUL ERİMESİ REKOR SEVİYELERE ULAŞTI

Yakın zaman önce yapılan kapsamlı bir araştırma buzul erimesinin oldukça kritik seviyelere, hatta tarihte görülmedik bir hıza ulaştığını gözler önüne serdi. Ağustos ayında Geophysical Research Letters adlı bilimsel dergide yayınlanan ve ABD'nin dağlık bölgeleri, İsviçre Alpleri ve Kanada gibi buzulların son derece istikrarlı olduğu düşünülen bölgelerde son 12 yıllık dönemi ele alan yeni bir araştırma sadece son dört yıllık dilimde bile söz konusu bölgelerde buzulların önceki yıllara göre iki kat daha hızlı erimeye başladığını ortaya koydu. Araştırmanın ortaya serdiği bir başka vahim veriye göre buzulların şimdiden yüzde 13 oranında küçüldüğü tespit edildi. Buna göre kaybedilen buzul miktarı İsviçre Alplerinde 1,7 milyar, ABD ve Kanada'da ise 24,5 milyar metrik tona ulaştı. 2000 yılından günümüze kadar dünya genelinde ise her yıl 301 milyar metrik ton buzul kaybı gerçekleştirildiği kaydedildi. Araştırmayı gerçekleştiren ekibe göre buzul erimesi1960'tan beri yapılan ölçümler içerisinde en yüksek seviyeye ulaşmış durumda.

AFRİKA
ATIK SÖMÜRGECİLİĞİ MAĞDURU KARA KITA

Kıtalara göre dünyaya saçılan plastik atıklar dikkate alındığında en az plastik atık üreten bölge Afrika. Bölgede üretim ve dolayısıyla tüketim dünyanın geri kalanına göre daha düşük olduğundan doğaya atılan plastikler konusunda kıta ülkeleri en düşük paylara sahip. Dünyadaki, plastik üretimimin yalnızca yüzde 5'i bu kıtada gerçekleşiyor. Bununla beraber doğadaki plastik kirliliğinde en büyük mağduriyeti Afrika ülkeleri yaşıyor. Bu orantısız mağduriyet Kara Kıta için büyük bir sorun teşkil ediyor. Neden derseniz; çünkü Afrika, gelişmiş ülkelerin plastik ve tekstil atıklarını ihraç ederek önemli çevre ve sağlık sorunlarına yol açtığı bir "atık sömürgeciliği" ile karşı karşıya. Böyle bir çevre kriziyle karşı karşıya kalan Afrika, uluslararası toplumda sesini duyurmaya çalışıyor. Afrikalı ülkeler konuyu bir yandan BM'ye taşırken, bir yandan da kendi aralarında bu soruna karşı birlik oluşturmaya çalışıyorlar. Kıtada plastik atıklar konusunda yapılan bir anlaşmayı 27 ülkenin imzalayıp, 27 ülkenin ise imzalamaması bu konuda bir ayrışma olduğunu gösteriyor.

ALMANYA
EVCİL KEDİ VE KÖPEKLER YILLIK 84 BİN AVROLUK MUTLULUK VERİYORMUŞ

Kedi ve köpek bakımı yorucu ve sıkıntılı oluyor ama buna rağmen milyonlarca insan hayatlarını ve evlerini onlarla paylaşmadan edemiyor. Yakın tarihli bir araştırma bu meseleye gayet anlamlı bir cevap getiriyor ve aslında herkesin bildiği şeyi bilimsel metotla teyit ederek kedi ve köpeklerin
sahiplerine mutluluk, huzur ve neşe verdiğini söylüyor. Bu yıl içinde Social Indicators Research dergisinde yayınlanan "Evcil Hayvanların Değeri:
Evcil Hayvanların Yaşam Memnuniyeti Üzerindeki Ölçülebilir Etkisi" adlı bu çalışma, evcil hayvanların sahiplerini daha mutlu ettiğini doğruluyor. Buna
göre evcil hayvanlar tıpkı çocuklar gibiler; aynı anda hem yorucu hem de mutluluk ve neşe kaynağı oluyorlar. Açıkçası bu araştırma herkesin zaten
bildiğini doğruluyor ancak bilmediğimiz bir şeyi daha ortaya koyuyor. Buna göre evcil hayvanlar sahiplerine yıllık 84 bin Avro'ya eşdeğer mutluluk ve
neşe veriyorlar. Anlaşıldığı kadarıyla evcil kedi ve köpeklerin insan hayatına kattığı değer kendi ticari değerlerini fersah fersah aşıyor.

BİZE ULAŞIN