3 SORU 3 CEVAP

Lacivert Yazı İşleri 10 Eylül 2025, Çarşamba

Konfor alanımın dışına çıkmak beni İslam'a daha da yaklaştırdı
Beyza Kazan Sümbül/ Uzman psikolog

Bir paylaşımınızda, "Belki birinin Kuran'la ilk tanışması benim sayemde olacak. Ya bilgim yetmezse, ya da onları İslam'dan soğutursam?" diyerek sorumluluk hissinizi dile getiriyorsunuz. Şunu merak ediyorum: Amerika'da Müslüman olarak yaşamak ve İslam'ı doğru bir şekilde temsil etmek sizin için ne anlam ifade ediyor?


Zorlu ama bir o kadar da mükâfatının kıymetini idrak ettiğim bir sorumluluk diyebilirim. Zorlu; çünkü kendi kusurlarımla yüzleştiğim sürekli bir öğrenme sürecindeyim. Kıymetli; çünkü umuyorum ki bu sabır ve gayret İslam'da müjdelenen hasletler. Oturmam, kalkmam, giyinişim, hangi konuda nasıl tavır sergilediğim, işimi ne kadar iyi yaptığım vs… Daima mercek altında gibi hissediyorum. Mükemmel değilim ve yanlış yapmak fıtratımda var evet, ama bana kalırsa "iyi olmak" için gayret etmek Allah'a karşı borcum.

Sürekli bana yöneltilebilecek soruları, ardından da anlaşılması kolay açıklamaları nasıl dile getirebileceğimi, düşünüyorum. Tabi tüm bunları ikinci dilimde yapmaya çalışmak da zor. Ama konfor alanımın dışına çıkmak beni İslam'a daha çok yaklaştırmış gibi hissediyorum.

Büyürken görerek ve duyarak ögrendiğim şeylerin sebep ve içeriklerini kaynakları kurcalayarak öğreniyorum. Günlük rutinim de bu değişimden büyük ölçüde etkileniyor tabi. Mesela Türkiye'de adım başı cami veya mescit bulabileceğimi bilirken; Amerika'da bir otopark köşesinde ya da çimenlerde namaza dururken bulabiliyorum kendimi.

Yabancı bir ülkede dinimi yasayışım elbette dünyayı değiştirmiyor, ben de var olmaya çalışan sıradan biriyim en nihayetinde. Ama 10 kişilik doktora sınıfımda bile oruç tutmam, seccadeyle sınıftan çıkmam, alkol olan mekanlara gitmemem ya da neyi neden boykot edişim gibi küçük detayların önemli olduğunu düşünüyorum. Hz. İbrahim'in ateşine su taşıyan karınca misali… Dolayısıyla başörtümle gözlere hitap eden bir Müslüman olduğum kadar ilmim ve davranışlarımla da kalpleri hedef alabilmeliyim diye düşünüyorum.

Sosyal medyada başlangıçta akademik tavsiyeler paylaşmayı hedeflemiş olsanız da hayatınıza ve düşüncelerinize dair içeriklere de yer veriyorsunuz. Eğitim sürecinizin birçok genç için ilham verici olduğunu düşünüyorum. Bu noktada, Amerika'da doktora yaparken sizi motive eden şeyler neler?

Öncelikle, bu hikâyenin insanlarda ilham uyandırdığını duymak benim için çok kıymetli. Takdir edersiniz ki doktora gibi başlı başına temposu yoğun bir eğitimin içerisindeyken, insanlara ulaşabilmek için içerik üretmeye çalışmak kolay olmayabiliyor. Ama karşılık bulduğunu bilmek, bu serüveni paylaşmak için bir motivasyon kaynağı bana.

Eğitim kısmına gelecek olursak; önce kendime, ardından insanlara, her şeyin mümkün olduğunu göstermek bu yolculuktaki en büyük motivasyonum sanırım. Ben, soyağacımda üniversite mezunu ilk bireyim. Çiftçi, orta gelirli bir aileden geliyorum. Yeri geldi Türkiye'de başörtümden dolayı kabul almadığım staj başvurularım bile oldu.

Demem o ki gerek sosyal statü gerekse inancım gereği her hayalimin gerçekleşmeyebileceği, az ile yetinmem gerektiği mesajı fark etmeden bilinçaltıma işlenmişti. Dolayısıyla bırakın yurt dışında doktorayı, mezun olup ortalama bir hayatla yetinirim herhalde diye düşünüyordum. Ama elhamdülillah, Allah'ın benim için planı bambaşkaymış. Şimdi dünyanın öteki ucunda hem ilim peşinde koştuğum hem de insanlara nasıl faydalı olabilirimin derdine düştüğüm bir hayatım var. Telefonu elime aldığımda "İçimde bir şey uyandırdın, ilham olduğun için teşekkür ederim Beyza" mesajlarını görünce çok duygulanıyorum.

Araştırma ilgi alanımın da motivasyonuma etkisi var diyebilirim. Batı psikolojisinde din ve dinin sosyal hayata etkisini çalışmak oldukça tabu olan bir konu. Ben ise dinî yaşam, semboller ve ritüellerin; bebeklerin ve çocukların ahlaki, zihinsel ve sosyal gelişimlerinde önemli bir rol oynadığını düşünüyorum. Dolayısıyla, sanılanın aksine din ve bilimin birbirine zıt değil, birbirinin tamamlayıcısı olduğunu gösterme arzum da yoluma devam etmemi sağlıyor.

Sosyal medyada Budist bir Uber şoförüyle yaptığınız din temelli sohbet, çok dikkat çekti. Paylaşımınızda da bu tür konuşmalara
zaman zaman denk geldiğinizi söylüyorsunuz. Böyle anlarda İslam'ı anlatırken neler hissediyorsunuz?


Budist şoförle olan videonun bu kadar geniş kitleye ulaşması beni de şaşırttı. Amerika göçmen aldığı için yapısı gereği çok kültürlü, ırklı ve dinli bir ülke. Dolayısıyla oturduğunuz kafe veya çağırdığınız bir Uber'den hangi arka planlı insanların çıkacağını kestiremiyorsunuz. O gün de şoförün birden dinimi sormasıyla, bu konuşmanın manidar olacağını anlayıp kayda almak istedim.


Böyle anlarda zihnimden iki düşünce geçiyor: Birincisi, şu anda bir sınavdan geçtiğim; ikincisi ise Allah tarafından hayra kullanıldığım oluyor. Enam Suresi 165. ayette geçen "Sizi halifeler yaptık" sözüyle kastedilen "Allah'ın yeryüzündeki temsilcisi" olma nimetinden faydalanmak benim için bir onur olabilir ancak. Müthiş bir heyecan hatta. Bunun için illa yurt dışında eğitim almak da gerekmiyor. Bir kişi pek tabii ekmek almak için gittiği bakkala "selamünaleyküm" diyerek girdiğinde de bu görevi eda edebilir. Veya çok tatlı bir sohbetin döndüğü arkadaş grubunda ezanı duyduğu zaman "Namaza gitmem lazım" deyip kalkarak da… Çünkü biliyoruz ki, Muhammed suresi 17. ayette inananlara söz veriliyor: "Siz Allah'ın dinine yardım ederseniz Allah da size yardım eder." Bize ihtiyacı olduğu için değil, bilakis bizi kendine yaklaştırmak için bir sebep yarattığından.

Şahsen bu tür konuşmalara denk gelirsem, şiar edindiğim belli başlı kurallar var. Örneğin, birisi seninle aynı şeyi düşünmüyor diye gücenip agresifleşemezsin, inanç sohbetleri bunun en önemli örneği. Bu yüzden karşıdan görmek istediğim saygıyı mümkün mertebe göstermek konusunda oldukça dikkatli olmaya çalışıyorum. Çünkü dini tebliğde zorlama yoktur ve kalpler Allah'ın elindedir. Ben ne dersem diyeyim, günün sonunda muhatap olduğum kişinin İslam'a ısınması Yaratıcısının elinde. Ayrıca bir şeyi savunabilmek için önce benim anlamam gerekir; basitleştirerek anlatabilmek ise bu işin anahtarı.

Bugün bir başka Müslümana bile İslam'ı, günümüzün şartlarına uygun örneklerle, basit ve anlaşılır bir dille anlatmamız gerektiğini düşünüyorum. Son olarak, kendime şefkat göstermeyi ihmal etmiyorum. Yeri geliyor konuşma bitip kafamı yastığa koyduğumda "Keşke şunu da söyleseydim, bu örnek yanlış mı oldu" vs. gibi şeyler aklıma geliyor. Ama o zaman da kendime "Mükemmel değilim, ne ilham olduysa onu dile getirdim" deyip şükrediyorum.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.