DİJİTAL DÜNYADA SEYAHAT:GÖRÜNMEYEN MANİPÜLASYONLARIN ARDINDAKİ HAKİKAT

Said Ercan 18 Ağustos 2025, Pazartesi
Küreselleşmenin dijital boy ut kazandığı bu çağda, herkesin cebindeki telefon bir seyahat acentası haline geldi. Ama aynı zamanda bir kandırılma aracı da… Seyahat öncesi alınması gereken tedbirler artık pasaport kontrolünden ya da vize başvurusundan ibaret değil. İnternetin nasıl kullanıldığı, hangi bilgiye nasıl ulaşıldığı da bu süreçte belirleyici.

Bir otelin terasında çekilmiş görkemli bir gün batımı… Altına yazılmış birkaç sıcak cümle: "Hayatımda geçirdiğim en huzurlu tatildi." Görsel harika, yorum içten, puanlama ise neredeyse mükemmel. Peki ya gerçeklik? İşte burada dijital manipülasyonun sessiz gölgeleri devreye giriyor.

Seyahat artık yalnızca bir hareket değil; bir algoritmanın, bir ekranın, bir tavsiyenin sonucu. Kimi zaman bir arama motorunun dayattığı seçenek, kimi zaman sahte bir yorumun yönlendirdiği karar. İnternetin başında birkaç tıkla planlanan tatiller, sanal gerçekliğin sahne arkasında oynanan büyük
manipülasyonlarla şekilleniyor. Mekânlar süsleniyor, anılar dijital fırçalarla renklendiriliyor, hatta bazen hiç yaşanmamış deneyimler pazarlanıyor. İşte tam da bu noktada, dijital dünyanın sunduğu "gerçek" ile "gerçeklik" arasında çizgiler silikleşiyor.

Bir otelin sitesine girildiğinde karşılaşılan ilk şey çoğunlukla yüksek çözünürlüklü fotoğraflar oluyor. Dronla çekilmiş geniş açılı havuz manzaraları, pastel tonlarda düzenlenmiş odalar, filtrelenmiş sahil fotoğrafları… Fotoğrafların büyük kısmı profesyonel dokunuşlardan geçmiş, renkleri yükseltilmiş, belki de yapay zekâ ile rötuşlanmış içerikler.

Son dönemde yapay zekânın sunduğu olanaklar sayesinde gerçekte var olmayan görüntüler bile üretilebiliyor. Hatta bazı tatil köyleri, henüz inşaat
aşamasındayken "müşteri çekmek" için yapay zekâ ile hazırlanmış görselleri reklamlarında kullanıyor. Bu tarz içerikler, görsel estetiğe odaklanan kullanıcıyı hızla cezbediyor. Gerçekteki manzara ile karşılaşıldığında yaşanan hayal kırıklığı ise artık iş işten geçtikten sonra hissediliyor.

Bir otelin internet üzerindeki 100 yorumunun 92'si 5 yıldız… Ancak detaylara bakıldığında yorumların içerikleri birbirinin neredeyse aynısı: "Harika tatil, çok memnun kaldık, personel güler yüzlü." Gerçek bir deneyimden mi bahsediliyor, yoksa bir PR ajansının kaleminden mi çıkmış metinler?

Dijital itibar savaşları Son yıllarda artan "yorum fabrikaları" bu noktada devreye giriyor. Özellikle popüler seyahat platformlarında ve Google
Yorumlar gibi açık sistemlerde sahte hesaplar üzerinden yorum satın almak mümkün hale geldi. Bu hesaplar yalnızca olumlu değil, aynı zamanda rakip mekânlar için olumsuz yorumlar da yazabiliyor. Bu da dijital itibar savaşlarının etik dışı bir boyuta taşındığını gösteriyor.

Tatil yerleri, restoranlar, oteller… Artık hepsi dijital kimlikleriyle var. Ve bu kimliği en çok belirleyen unsurlardan biri, "yorumlar". Bu yüzden bu alan manipülasyona en açık alanlardan biri haline geldi.

Seyahat platformlarının sunduğu puanlama sistemleri, kullanıcıları yönlendirme açısından hayati öneme sahip. Ancak bu puanların neye göre belirlendiği, hangi algoritmaların hangi kriterleri önceliklendirdiği çoğu zaman bilinmiyor. Bir otelin puanı yalnızca kullanıcı memnuniyetine
değil, aynı zamanda ödeme yaptığı reklamlara, sitedeki aktifliğine ya da tanıtım kampanyalarına göre de şekillenebiliyor.

Bir başka problem ise platformların "önerilen" oteller sekmesinde sıkça görülen listelemeler. Genellikle bu listelemeler, en çok reklam veren ya da sistemle iş birliği yapan otellerden oluşuyor. Gerçek kaliteye değil, sistem içindeki dijital görünürlüğe odaklanılıyor. Bu da seçim yaparken tarafsızlık ilkesini büyük ölçüde zedeliyor.

Bir tatil sitesi üzerinden yapılan rezervasyon sonrası, "Tesis dolu, sizi yakındaki diğer otele yönlendirelim" şeklinde gelen telefonlar… Sahte siteler
üzerinden alınan indirimli tatil paketleri… Sosyal medya üzerinden gönderilen çekilişler, hediye tatiller, ücretsiz konaklama vaatleri…

Dolandırıcılık yöntemleri sürekli yenileniyor

Dolandırıcılık artık yalnızca sokaklarda değil; tarayıcıların sekmelerinde, Instagram reklamlarında, sahte e-posta linklerinde. Tatil satışı yapan
sahte siteler, birebir orijinal sitelerin arayüzünü kopyalayarak kullanıcıları tuzağa düşürüyor. Bazı vakalarda kullanıcıların kart bilgileri çalınıyor, bazı vakalarda ise satın alınan hizmet hiç sunulmuyor.

Dolandırıcılık yöntemleri sürekli yenileniyor. Özellikle seyahat dönemlerinde artış gösteren bu faaliyetler, "aceleyle karar verme" psikolojisinden de faydalanıyor. Bir yerin dolmadan rezerve edilmesi, ucuz fiyatı kaçırmama hissi… Tam da bu hisler üzerinden kurulan dijital tuzaklar, binlerce insanı her yıl mağdur ediyor.

Peki, nelere dikkat etmeliyiz?
Tatil satın alma süreci, sadece fiyat kıyaslamasıyla değil, çok yönlü bir dijital okuryazarlıkla yürütülmeli. Fotoğraflar aşırı profesyonel mi? Her görsel profesyonel bir reklam filmi gibi mi duruyor? Bu durumda gerçeklikten uzak bir manipülasyon olabilir. Yorumlar fazla olumlu mu? Gerçek deneyimler her zaman kusursuz değildir. Çok fazla 5 yıldızlı yorum varsa, içeriklerini sorgulamak gerekir. Web sitesi SSL sertifikasına sahip mi? Güvenli olmayan bir site üzerinden asla kart bilgisi verilmemeli. İletişim bilgileri gerçek mi? Aradığınızda açılan bir telefon numarası var mı? Google Haritalar'daki kayıtlar tutarlı mı? Sosyal medya hesapları aktif mi? Uzun süredir paylaşım yapmayan, takipçisi ve etkileşimi olmayan hesaplar genellikle sahte sayfalarla ilişkilidir.

Küreselleşmenin dijital boyut kazandığı bu çağda, herkesin cebindeki telefon bir seyahat acentası haline geldi. Ama aynı zamanda bir kandırılma aracı da… Seyahat öncesi alınması gereken tedbirler artık pasaport kontrolünden ya da vize başvurusundan ibaret değil. İnternetin nasıl kullanıldığı, hangi bilgiye nasıl ulaşıldığı da bu süreçte belirleyici.


Platform bağımlılığı, tek kaynaktan alınan bilgiler, tavsiye algoritmalarının yönlendirmeleri… Tüm bunlar eleştirel bir bakışla değerlendirilmediğinde, insanların seyahati bir deneyimden çok bir "dijital senaryo" haline dönüşebiliyor.

Tatil sahteciliğine karşı öneriler

Geleneksel seyahat platformları hâlâ önemli, ancak bazı yeni sosyal ağlar daha kişisel deneyimlere ve doğruluğa odaklanıyor. İşte bazı öneriler:

TripAdvisor: Yorumlar karışık olsa da geniş veri havuzu nedeniyle çapraz kontrol için ideal.


Google Maps: Yerel kullanıcı yorumları açısından zengin; ancak sahte yorumlara karşı dikkatli olunmalı.


Instagram: Görsellik yüksek olsa da doğruluk şüpheli. Hikâyeler kısmı gerçek zamanlı deneyim sunabilir.


Travello: Gezginlerin birbirine doğrudan önerilerde bulunduğu, topluluk bazlı güvenilir bir uygulama.


Couchsurfing&Workaway: Gerçek insanlar, gerçek deneyimler… Seyahat ederken topluluk ruhunu hissettiren ağlar.

Görünen dünya, dijitalde daha da şekillendirilebilir bir hâl aldı. Gerçekliği dijitalle örtmek mümkün… Fakat insan, gözle değil; kalple, sezgiyle, akılla görmeye başladığında manipülasyonlara karşı doğal bir bağışıklık geliştirir. Seyahat etmek, sadece bir yer değiştirme eylemi değil; bilinçle yapılan bir keşif, ruhun kendini bulma yolculuğudur. Bu yüzden, planlama aşamasında gösterilen özen, yolculuğun ruhunu belirler.

Sahte yorumların, parlatılmış görsellerin, yapay algoritmaların arasından geçerken, hakikatin sesi hâlâ vardır. Gerçek deneyimler, dürüst paylaşımlar, küçük ayrıntılarda saklı ipuçları yol gösterici olabilir. Tatil ya da seyahat satın alırken, mesele en ucuz fiyat ya da en gösterişli tesis değil; samimiyettir, tutarlılıktır, gerçekliktir.

Dijital dünya her şeyi hızlandırırken, bazı şeyleri yavaşlatmak gerekir. Karar vermeyi, incelemeyi, soru sormayı… Çünkü dijitalde hız, çoğu zaman kandırılma sürecinin bir parçasıdır. Oysa gerçek seyahat, planlamayla değil, farkındalıkla başlar.

Artık dünya bir köy kadar küçük. Herkesin her yerde olabildiği, her yerin herkese açık olduğu bu çağda, önemli olan nerede olduğun değil, neyle karşılaştığında neyi fark ettiğindir. Gerçeklik artık gözle değil, dijitalin arkasını görebilme gücüyle ölçülüyor.

Ben kendim seyahat öncesi dijitali yeni öğrenen biri gibi hep şüpheyle bakarak dijital planlamamı yapıyorum. Dijitalde bir şey alırken güveni de askıya almak maalesef şart oldu!

Benzer Haberler

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.