Birol Biçer: Dünyadan portreler/haberler

Dünyadan portreler/haberler
Giriş Tarihi: 30.10.2019 16:48 Son Güncelleme: 30.10.2019 16:50

Yuichi Ishii
MESLEĞİ KİRALIK GÖSTERMELİK BABA VE KOCA OLMAK

Yuichi Ishii henüz 38 yaşında bir Japon girişimci ve bu girişiminin sonucu olarak 32 çocuğun babası ve 20 kadar kadının da eşi ama ne gerçek baba, ne de gerçek eş. Aslında Ishii'yi ve yaptığı işi günümüzün modern toplumunda aile olgusunun ne durumlara düşürülebileceğinin somut bir göstergesi olarak da görmek mümkün. Ishii'nin 10 yıldır sürdürdüğü ve gayet kazançlı hâle getirdiği mesleği "kiralık baba" olmak. Nasıl mı? Tek ebeveynli ailelerin gösterdiği artış sayesinde bu işi mesleği hâline getiren Ishii hafta sonlarında ya da özel günlerde kendisini babasız ailelere "geçici baba" olarak kiralıyor. Daha doğrusu bir babanın ya da kocanın varlığına ihtiyaç duyulan doğum günü, davet, piknik, hayvanat bahçesi gezisi, çocukları parka ya da sinemaya götürmek gibi özel durumlar için tamamen göstermelik baba ya da koca olarak 4 saatliğine 250 dolar, tüm hafta sonu içinse 900 dolara kiralanıyor.

Gimeno-Bruyel Aİlesİ
6 YIL BOYUNCA DÜNYAYI AİLECE DOLAŞACAKLAR

Üç çocuklarıyla birlikte yaşadıkları gezegenin dört bucağını görmek için 6 yıl sürecek bir dünya seyahatine yeni atılan İspanyol Daniel Gimeno ve Marta Bruyel çifti sayıları giderek artan gezgin ailelerin son örneklerinden. 1, 3 ve 6 yaşındaki çocuklarıyla birlikte bugüne kadar pek çok seyahate çıkan 42 yaşındaki Daniel ve 38 yaşındaki Marta bu defa Madrid'deki evlerini boşaltıp karavanlı bir kamyon satın alarak Amerika, Asya ve Afrika'yı 6 yıl boyunca ailece dolaşmaya karar vermişler. Bu uzun maceraya atılmak için çocuklarını okuldan alan ve geçimlerini sağladıkları çilingir firmasını da kapatan aile bu süre içinde 8 metrekarelik bir karavanda yaşayacak ve çocuklarının eğitimiyle de bizzat ilgilenecek. Hayatı ve dünyayı yollarda görmenin çocukları için başlı başına bir eğitim olacağını ve onları pek çok değerle yoğuracağını düşünen çift, bir yandan da rutin aile hayatını bir maceraya dönüştürmenin peşinde.

Nur Diana
PANKREAS RİNGLERİNDE UFAK TEFEK TESETTÜRLÜ BİR ŞAMPİYON

1,55 boyu ve 43 kilo ağırlığıyla ufak tefek bir kız. Gündelik hayatta son derece sessiz ve uslu duran bu tesettürlü kızın görünüşü sizi yanıltmasın zira iş ringe çıkmaya gelince adeta metamorfoz geçiriyor ve amansız bir dövüşçüye, sanki bir pantere dönüşüyor. 19 yaşındaki Nur Diana lakabını kullanan bu kız pankreas güreşleri için hem tesettürü, hem küçük ve zayıf fiziği hem de görünüşü açısından hiç de alışıldık bir güreşçi tipi değil. Gelin görün ki genç güreşçi Malezya'da düzenlenen profesyonel pankreas güreşi turnuvalarında özgün teknikleriyle kendinden çok daha iri-yarı güreşçileri erkek-kadın demeden rahatlıkla devirip sırtlarını mindere yapıştırıyor. Bu yaz yapılan turnuvada da tüm rakiplerini altüst ederek Malezya'nın ilk tesettürlü profesyonel kadın şampiyonu olmayı başardı. Ülkesinde kimi muhafazakârlar tarafından eleştirilse de tüm bunlar onu ringlere çıkmaktan alıkoymuyor.

Çin-Doğu Türkistan
PARÇALANAN UYGUR AİLELERİNİN SESSİZ HAYKIRIŞLARI

Kamera karşısında sadece 15 saniye… Hiç konuşmadan 15 saniye sadece kameraya bakan insanlar. Çıt yok. Bazen gözlerden süzülen birkaç damla gözyaşı en fazla. Arka planda ise şimdi kayıp olan bir aile ferdinin, yakınının, sevdiğinin fotoğrafı… Ve tüm bu 15 saniyelik videoların hepsinin fonunda aynı yürek delen bir melodi. Bir Türk televizyon dizisi olan "Dönmek"in müziği… Geçtiğimiz haftalarda binlercesi kısa sürede yaygın sosyal medya platformlarında paylaşılan bu sözsüz ama çok şey söyleyen hatta haykıran videolar Uygurlara ait. Anaları, babaları, kardeşleri, eşleri, nişanlıları ya da sevgilileri Çin görevlileri tarafından bir gün alınarak ortadan kaybolan, "sakıncalı" Müslüman Uygur Türklerinin sessizce dönmesini bekleyen parçalanan ailelerinin, endişe içindeki yakınlarının sessiz bakışlarını tüm dünyaya yayan videolar. Sessizdi ama mesajı açıktı: "Lütfen yakınlarımıza bir fenalık yapmayın, onları bize geri gönderin. Bu siyasi bir mesele değil, Çin rejimi tarafından parçalanan ailelerimiz söz konusu burada."

Hindistan
DÜNYANIN EN GENİŞ AİLESİ BURADA YAŞIYOR

Ailesinin büyüklüğü ile övünemeye yeltenenler varsa Ziona Chana'yı tanımalarında fayda var. Dünyada pek çok kabile, aşiret, sülale var ama hiç biri Bangladeş ile Myanmar sınırındaki Hindistan'ın Mizoram eyaletinde tek bir adamın kurduğu Chana ailesi kadar geniş değil. Bugün 74 yaşındaki Ziona Chana'nın ailesi dünyanın en genişi ve en az 180 kişiden oluşuyor. 17 yaşında evlenen Ziona Chana bugün dünyanın en geniş ailesinin babası olurken bunu tabii ki tek başına başarmamış ancak hâliyle bu işi tek eşle de yapmamış. Chana'yı en kalabalık aileye ulaştırma konusunda en büyük yardımcısı 39 eşi olmuş. Onlardan 94 çocuğa sahip olan Chana'nın sonrasında 33 de torunu olmuş. Chana'yı en geniş aile sahibi yapan bir diğer unsur ise sülalesinin çok eşliliği benimsemiş bir Hristiyan tarikatı olması. Kendisinin mensup sayısı 2 bini geçen bu tarikatın lideri olmasının bunda büyük payı var. 4 katlı büyük bir binada topluca barınan Chana ailesi ihtiyacı olan besinleri bizzat yetiştiriyor ve çocukları eğitimi için de kendi okulunu kurmuş.

Almanya
KAYZER'İN AİLESİ HAKLARINI GERİ İSTİYOR

Hohenzoller ailesinin çıkardığı son Prusya İmparatoru II. Wilhelm 1918'de Sovyet Devrimi tarafından sürgüne gönderilene kadar ataları 1204'ten beri Almanya, Prusya, Romanya'da hüküm sürdüler. II. Wilhelm 1941'de II. Dünya Savaşı'nın eşiğinde Holanda'da öldü. II. Dünya Savaşı sonrasında Sovyetlerin Doğu Almanya'ya gelişiyle aile savaş suçlusu sayıldığı gibi tüm mal varlıkları ve toprakları kamulaştırıldı. 97 bin hektar arazi, onlarca şato ve yüzlerce sanat eseri… Berlin Duvarının çöküşünden 30 yıl sonra şimdi ailesi II. Wilhelm'in varlığını geri istemeye karar verdi. Hohhenzollern ailesi şimdi 43 yaşındaki Prens Georg Friedrich von Preussen liderliğinde son imparatorun mal varlığının bir kısmını geri istiyor. Aslında ailenin 5 yıldır Alman yetkililerle büyük bir gizlilik altında görüşmeler yaptığı ancak bu yaz ortasında gerçekleştirilen son pazarlıkta anlaşmaya varılmadığı ortaya çıktı. Anlaşmazlık büyük ihtimalle içine sadece hukukçuların değil, uzman tarihçilerin, de katılacağı zorlu bir davaya konu olacak gibi.

Kanada
87 YAŞINDA GERÇEK AİLESİNİ BULAN ADAMIN HİKÂYESİ

Edouard Royer 1932'de doğdu ve bir yetimhaneye bırakıldı. 2 yaşındayken bir aileye evlatlık verildi. Kendini evlat edinen kadının 3 yıl sonra vefat etmesi üzerine yeniden yetimhaneye düştü. Burada da Royer ailesi tarafından evlat edinilerek bambaşka bir yerde yaşamaya başladı. Üvey anne ve babasının vefatlarından sonra 48 yaşına geldiğinde ise gerçek anne ve babasını bulma çabalarına girişti. Birçok kuruma başvurdu, yazışmalarda bulundu ancak olumlu bir sonuca ulaşamadı. 1994'te ancak gerçek annesinin adını tespit edebildi; 1959'da ölmüştü ancak bu defa nerede gömülü olduğu belli değildi. Varsa diğer akrabalarını aramak için 2018'e kadar çeşitli yerel gazetelere ilanlar verdi. Aynı isimde onlarca kişiyi araştırdı ve nihayetinde 39 yıldır aradığı annesinin mezarını 87 yaşında bulmuş oldu. Annesini tespit edince gerçek babasının ve üvey kardeşlerinin de adını öğrenmesi zor olmadı. Üç üvey kardeşinden sadece biri hayattaydı ve çok hastaydı ama en azından o artık gerçek ailesini ve kendi kimliğini biliyordu.

BİZE ULAŞIN