Raşit Ulaş: Amira Baraka: İki silah bir şiir

Amira Baraka: İki silah bir şiir
Giriş Tarihi: 25.6.2019 11:00 Son Güncelleme: 25.6.2019 11:06
Amiri Baraka'nın hayatı tam manasıyla, kendi hakikatinin arayışının inişli çıkışlı yolundan ibaret.

Afro-Amerikalı orta gelirli bir ailede sıradan biri olarak başladığı hayatında, dönem dönem siyahi milliyetçi oldu, Marksist oldu, Müslüman oldu. Ama her şeyiyle birlikte kendini tanımladığı tek bir kavram vardı: Anti-emperyalist. Emperyalizmin her türlüsüne karşı olmakla övünüyordu şair. İşte Amiri Baraka'nın hayatından kısa kesitler:

7 Ekim 1934'te New Jersey'nin Newark şehrinde LeRoi Jones ismiyle bir Afro- Amerikalı olarak dünyaya gelir. Babası New Jersey'de posta memuru Colt Leverette Jones, annesi de sosyal hizmet uzmanı Anna Lois Jones'dir.

Küçük yaşlarından itibaren sanatın birçok dalıyla ilgilenmeye başlar. Mizah, bilim kurgu, roman, eleştiri, tiyatro, müzikal, caz operaları yazar. Rutgers Üniversitesi'nde bilim eğitimi alır ama eğitimini bitirmeden Howard Üniversitesi'ne İngiliz Dili bölümüne kaydolur. Burada eğitimini bitirir ve ardından üç yıl sonra kovulacağı Hava Okulu'na kaydolur.

Martin Luther King'in siyahilerin eşitliği için mücadele verdiği yıllarda yoğun olarak faaliyet içinde olan LeRoi Jones (Amiri Baraka) King'in mücadele üslubunu yumuşak bulur ve tasvip etmez. O bizim tabirle, "bir yanağına tokat yiyince öbür yanağını çevir" anlayışını kabul etmez ve mazlum olmayı sindirmez. Daima sert savaş taraftarıdır.

Hayatının dönüm noktalarından biri Allen Ginsberg'le tanışması olur. Ginsberg'ün Uluma şiirini okuduğunda çok etkilenir ve onunla tanışır. Ginsberg'ün şiirlerinde kendi ruhunu bulur ve artık adeta onunla hareket etmeye başlar.

Siyasi hayatı ise Küba gezisiyle değişir. Castro'yla da görüşen Jones artık bir sosyalisttir ve mücadelesini de siyahi bir sosyalist olarak vermeye başlar ve 1961 yılında ilk şiir kitabı Yirmi Ciltlik İntihar Notuna Bir Önsöz'ü yayınlar.

Siyasi olarak gün geçtikçe radikalleşen Jones siyahi ırkçılığına çok yaklaşmıştır. Malcolm X'in mücadelesinden çok etkilenir. 1965 yılında Malcolm X'in öldürülmesiyle birlikte eski hayatını tamamen reddeder. Ardından Siyah Sanatlar Repertuar Tiyatrosu kurar ve siyahilerin yeri olan Harlem'e taşınır.

1967 yılında ruhsatsız silah taşıdığı iddiasıyla yargılanır. Yargıç, Kara Halk şiirinden dolayı onu mahkûm eder ve "İki adet silah bulundurmaktan dolayı mahkûm oldunuz" der. Jones o sırada tam da cesur bir şaire yakışan şekilde bağırır: "Bir de şiir!" Üç yıl ceza alan Jones, kamuoyunun baskısı neticesinde kefaletle serbest bırakılır.

1968 yılında Müslüman olur ve ismini İmamu Amiri Baraka olarak değiştirir. O artık siyahi Müslümanların örgütü olan Kawaida'nın lideridir. 1968'den 1975'e kadar da birleşik bir siyah cephesi olan United Newark Komitesi'nin başkanlığını yürütür. Artık FBI raporları ondan "Günün birinde Afrikalılar Birliği hareketinin lideri olacak şair" şeklinde bahsedecektir.

60'ların ve 70'lerin karmaşası geçip 2000'lere gelindiğinde de Amiri Baraka enerjisinden ve öfkesinden hiçbir şey kaybetmemiştir. 11 Eylül 2001'de Dünya Ticaret Merkezi'ne yapılan saldırı sonrasında yazdığı; "Dünya Ticaret Merkezi'nin bombalanacağını kim bilebilir?/İkiz Kuleler'deki 4000 İsrailli işçiye kim söyledi/O gün evde kalmasını/Sharon neden uzak durdu?" şiiriyle anti-semitizmle suçlanır ve New Jersey​ Şiir Ödülü elinden alınır.

9 Ocak 2014'te hayatını kaybetmeden önce Buffalo Üniversitesi'nde edebiyat, New York Yeni Sosyal Araştırmalar Okulu'nda şiir ve Columbia Üniversitesi'nde drama dersleri verir. Bununla birlikte Yale Üniversitesi, George Washington Üniversitesi ve San Francisco Eyalet Üniversitesi'nde çeşitli dersler verir. 1985 yılından hayatını kaybedene dek Stony Brook'taki New York Eyalet Üniversitesi'nde Afrika Çalışmaları profesörlüğü yapar.

BİZE ULAŞIN