Birol Biçer: DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER

DÜNYADAN PORTRELER/ HABERLER
Giriş Tarihi: 29.12.2023 11:40 Son Güncelleme: 29.12.2023 11:44

FİLİSTİN

EBU UBEYDE

SİYONİST İŞGALE VE ZULME KARŞI CİHADIN SEMBOLİK YÜZÜ

Gazze'de her gün akla hayale gelmedik insanlık suçları işleyen İsrail'e karşı mücadele eden HAMAS'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın sözcüsü olan Ebu Ubeyde bu savaşın en başta gelen sembolik figürlerinden biri oldu. Yüzünü Filistin kefiyesi ile örten ve dünyanın en acımasız devletlerinden birine meydan okuyan son derece güçlü bir hatip olan Ebu Ubeyde'nin gerçek kimliği bilinmiyor ama şimdiden efsanevi bir karakter olduğunu söylemek mümkün. Bu mücahidin aldığı lakap da şu an çizdiği portre gibi sembolik ve tarihi bir karşılığa sahip; hulefa-i raşidin devrinde Kudüs'ü kuşatan İslam ordusunun komutanı olan sahabe Ebu Ubeyde Bin Cerrah'tan geliyor. Yüzü açık bir şekilde kameraların karşısına geçmeyen Ebu Ubeyde son derece güçlü bir mantık örgüsüne dayanan hitabetiyle ve gerçekliğiyle Batılı Siyonist çizer ve yayıncıların dünyaya yaydığı sanal süper kahramanları gölgede bırakan bir karakter olmayı başardı. Çok açık ki sahte kahramanlara kıyasla onun cesareti de, direnişi de, direndiği zulüm de inkar edilemez bir gerçek.

İRLANDA

CLARE DALLY

"BU İNSANİ BİR KRİZ DEĞİL, İNSANLIĞA KARŞI BİR SUÇ"

Avrupa ülkeleri Gazze'de yaşanan vahşete İsrail'e destek vererek katılırken, Avrupalı siyasiler arasında bu ikiyüzlü tavra ilk tepki gösterenler 13 İrlandalı Avrupa Parlamentosu milletvekilleri oldu. İçlerinden Clare Dally ise yaptığı konuşmayla Avrupa'nın ikiyüzlü tavrını ifşa ederken, ABD parlamentosunda insan da varmış dedirtti: "Gazze'de bir haftadır süren dehşetin ardından Avrupa Birliği Parlamentomuzu İsrail bayrağı ile donatıp bir hastanenin bombalanması da dâhil savaş suçlarına yardım ve yataklık etmeye başladık. İnsani kriz ve Gazze hakkında konuşuyoruz fakat öncelikle neden bir insani kriz var? Filistinli sivilleri kim öldürüyor, bilmiyor muyuz!? Şu anda Gazze'de 1940'lardan beri görmediğimiz türden bir suç işleniyor ve biz boğazımıza kadar bu işin içindeyiz. İsrail'in Filistin topraklarını sömürmek ve ilhak etmek Filistinli sivilleri katletmesini ve milyonlarcasını Sina Çölü'ne sürmeye hazırlandığını gizliyoruz. Bu insani bir kriz değil, insanlığa karşı bir suç. Avrupa Birliği böyle bir utancı asla yaşamamalı."

ABD

CRAIG MOKHIBER

"BM İSRAİL'İN SALDIRILARINI GÖRMEZDEN GELİYOR

Gazze soykırımının gözler önüne serdiği bir başka rezalet de sadece Güvenlik Konseyi üyesi ülkelerin görmek istemediği ama tüm dünyanın farkında olduğu Birleşmiş Milletler'in hiçbir işe yaramadığı gerçeği oldu. Sonunda BM'nin nasıl pasif, işe yaramaz ve zavallı bir teşkilat olduğunu kendi bünyesinden bir yetkili de ifşa etti. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği New York Ofisi Direktörü Craig Mokhiber, görevli olarak bizzat şahit olduğu rezaletlerden sonra Gazze'de yaşananların BM tarafından görmezden gelinmesini protesto ederek "Bir kez daha gözlerimizin önünde bir soykırımın yaşandığını görüyoruz" itirafında bulundu. Mokhiber, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine bir mektup yazarak "Filistinlilerin yaşamlarının son kalıntıları da hızla yok ediliyor. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları BM tarafından görmezden geliniyor. Birleşmiş Milletler kitlesel zulümlerin önlenmesi, savunmasız insanların korunması ve faillerin hesap vermesinin sağlanması konusunda başarısız olmuştur" dedi ve istifa ederek hiç olmazsa onurunu kurtarma yolunu seçti.

ALMANYA

KURAN YAKANLARA İFADE ÖZGÜLÜĞÜ, FİLİSTİN'İ DESTEKLEYENLERE ABA ALTINDAN SOPA

İsrail'in Gazze'deki zulmüne karşı Avrupa devletleri adeta kol kanat gerdi ama kendisini hala Nazilerin yaptığı soykırımdan dolayı suçlu hisseden Almanya'nın desteği bir başka oldu. Daha ilk günden İsrail'i destekleyen resmi açıklamalar, sosyal medyadan Filistin'i savunan futbolcuların işine son verilmesi, İsrail'e yapılan silah satışının artmasına kadar vardı. Askeri bir güç olmadan söz sahibi olmakla övünen Almanya'nın geçen yıl 30 milyon dolar olan İsrail'e silah satışı, Gazze katliamının başladığı ekim ayı sonunda 300 milyon doları aştı. Kur'an yakanlara ifade özgürlüğü gerekçesiyle müsamaha gösteren ülkede Müslüman cemaatlere baskı tavan yaparken aynı ifade özgürlüğü Filistin lehine gösteri yapmak isteyenlere tanınmadı ve gösteriler yasaklandı. Hatta bu tavır Alman cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in Müslüman ve Arap vatandaşlarına sopa göstermesine kadar vardı. "Arap kökenli vatandaşlarımız durdukları yere dikkat etsin, HAMAS ile arasına mesafe koysun" Steinmeier'in açıklaması resmen ırkçılık kokuyordu.

BELÇİKA

"BATI MEDENİYETİNİN UFUKTA GÖRÜNEN SONUNUN ACISINI ÇEKİYORUM"

Brüksel Üniversitesi'nde Roma Tarihi profesörü olan David Engels 2019'da yayımlanan kitabı Le Déclin - Que Faire? Vivre avec le déclin de l'Europe (Çöküş - Avrupa'nın çöküşüyle yaşamak) adlı kitabı hala tartışılıyor. Engels, bu çöküşe karşı Avrupa kimliğini korumak için yapılabileceklere işaret ediyor: "Durum ciddi: Yavaş yavaş yok olan yalnızca siyasi, ekonomik veya toplumsal bir model değil, aynı zamanda bin yıldır "Batı" olanın tamamı yok oluyor. Bu gelişme, sanki hiçbir şey olmamış gibi devam etmeden önce not etmemiz gereken bir işaretten başka bir şey değil: Avrupa'nın bir medeniyet olarak muazzam gerilemesi, sadece kolektif olarak değil, hepimizi ilgilendiren gerçek bir tarihsel trajedidir. Şahsen ben, tüm kalbimle sevdiğim Batı medeniyetinin ufukta görünen sonunun acısını çekiyorum. (…) Şu anda gerçekleşmekte olan kültürel süreçlerin gerçekliğini kasıtlı olarak susturmak - kitlesel göç, nüfusun yaşlanması, İslamlaşma, yapay zekâ, ulus devletlerin dağılması vs. - bana göre kalıcı sonuçları olan bir vatana ihanet anlamına geliyor."

FRANSA

ANTİSEMİTİZM KARTI YİNE DEVREDE

Gazze'de kanın gövdeyi götürdüğü, binlerce bebek ve sivilin katledildiği günlerde, 12 Kasım'da Fransa'nın başkenti Paris başta olmak üzere birçok kentte eş zamanlı olarak Fransız siyasi ve entelektüel elitinin öncülük ettiği bir miting ve yürüyüş düzenlendi. Toplamda 200 bine yakın kişinin ve siyaset dünyasından pek çok ünlü ismin katıldığı bu yürüyüşe katılanlar İsrail'in Gazze'deki insanlık suçlarını protesto etti sanabilirsiniz ama hiç de öyle olmadı. Bunca siyasetçi, bürokrat, sanatçı, kalem ehli ve avaneleri antisemitizmi protesto için harekete geçti ve Fransa genelinde yürüdüler. Onlara göre şu günlerde en büyük sorun Siyonist İsrail'in işlediği savaş suçları, katliam ve yaydığı dehşet değil, Gazze'de olanlar nedeniyle antisemitik tavırların yükselmesiydi. Dolayısıyla Avrupa'da Yahudi aleyhtarı görüş ve eylemlerin, bunun yol açacağı nefret ve korkunun önüne geçmeyi bir vazife bildiler ve böyle ce ne kadar insancıl (!) ve uyanık olduklarını (!) gösterdiler. Böylelikle Avrupa'da antisemitizm kartı yine derhal devreye sokuldu.

ABD

PARASIYLA İSRAİL'E DESTEK MİTİNGİ

Geçtiğimiz ay ABD'li Yahudi örgütleri 14 Kasım'da 1 milyon katılımcı toplayarak Washington'da düzenlenmeyi planladıkları İsrail yanlısı kitlesel bir miting için ülkenin dört bir yanındaki Yahudi gençleri Washington D.C.'ye gitmeye çağırdılar. "Israel on Campus" adlı Siyonist inisiyatifin dayanışma sitesinde ve sosyal medyada şöyle duyuruldu: "14 Kasım'da Washington DC'de büyük bir İsrail taraftarı miting düzenlenecek. Israel On Campus Koalisyonu (ICC) tarihin en büyük katılımlı İsrail yanlısı mitingi olmasını hedeflediği bu mitinge katılacak her üniversite öğrencisine 250 USD vermeyi taahhüt ediyor. Mitingin sponsorluğunu Kuzey Amerika Yahudi Federasyonu ve Büyük Amerikan Yahudi Teşkilatları Başkanları Konferansı yapıyor. Seyahat masraflarının kendilerine ödenmesini talep eden öğrencilerin aşağıdaki formu doldurmaları yeterlidir. ICC ayrıca Washington DC'deki bu mitinge katılacak her öğrenci için 250 USD ödeyecektir. Forma aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz: https://israelcc.org/apply-for-amicrogrant/"

BİZE ULAŞIN